Yüzbinlerce toplu taşıma işçisi Pazartesi günü işi bırakarak ülkeyi durma noktasına getirdi
400.000’den fazla toplu taşıma çalışanının 24 saatlik greve katılmasıyla Pazartesi günü Almanya genelinde havaalanları, otobüs durakları ve tren istasyonları durma noktasına geldi. İşçiler, Almanya’da geçen yıldan bu yana yükselen enflasyonu telafi etmek için maaş zammı talep ediyor.
Gece yarısı başlayan grev Salı gece yarısı sona erecek. Alman Havalimanları Birliği yaklaşık 380.000 yolcunun mahsur kaldığını tahmin ederken, sekiz büyük Alman havalimanı etkilendi. Münih Havaalanı, tüm uçuşların iptal edilmesi ve terminalinin terk edilmesiyle Pazar gününden itibaren tamamen kapandı.
Deutsche Bahn Pazartesi günü yaptığı açıklamada, tüm uzun mesafeli servislerin iptal edildiğini, bölgesel servislerin ise Pazartesi akşamı sadece bazı bölgelerde yeniden başladığını söyledi. Ülke genelinde tramvay, otobüs ve metro hatları da etkilendi.
Almanya’nın en büyük ve Avrupa’nın en yoğun üçüncü limanı olan Hamburg’a giriş ve çıkış trafiği gibi yük trenleri de durduruldu.
Grev, birkaç büyük sendika tarafından yayınlanan ücret artışı taleplerinin bir sonucudur. Yaklaşık 2,5 milyon çalışanı temsil eden bir kamu hizmetleri sendikası olan Verdi, en az 500 € olmak üzere %10,5’lik bir ücret artışı istiyor. Deutsche Bahn ve diğer bazı otobüs şirketlerinde yaklaşık 230.000 çalışanı temsil eden EVG, en az 650 € olmak üzere %12 ücret artışı talep ediyor.
İçişleri Bakanı Nancy Faeser Pazartesi günü Reuters’e verdiği demeçte, hükümet ile sendikalar arasında büyük olasılıkla bu hafta bir anlaşmaya varılacağını söyledi.
Verdi şefi Frank Werneke, Alman basınına yaptığı açıklamada, greve yaklaşık 400.000 işçinin katıldığını söyledi. Almanya’daki gazeteler, grevi bir “mega grev” bunu on yıllardır bu tür en büyük bozulma olarak adlandırıyor.
Werneke, Alman Bild gazetesine maaş zammı sağlamanın “Binlerce çalışan için bir hayatta kalma meselesi” artan hayat pahalılığıyla baş etmeye çalışıyor.
Bir zamanlar Avrupa’nın ekonomik dinamosu olan Almanya, 1990’ların ortaları ile Rusya’nın Ukrayna’daki askeri operasyonunun geçen yıl başlaması arasındaki %0-2’lik istikrarlı bir orandan, Şubat ayında sanayi üretiminin küçüldüğünü ve enflasyonun %8,7’ye yükseldiğini gördü.
Almanya, çatışmadan önce büyük ölçüde Rus gaz ve petrol ithalatına bağımlıydı ve bu ithalat, AB’nin yaptırımları ve iddiaya göre ABD tarafından düzenlenmiş Kuzey Akım gaz boru hatlarının imhası. Alman hükümeti Ocak ayında ülkenin bu yıl resesyondan kıl payı kurtulacağını duyurmasına rağmen, kredi derecelendirme kuruluşu Fitch bu ayın başlarında Alman ekonomisinin 2023’ün sonlarına doğru resesyona gireceğini öngördü.
Bu hikayeyi sosyal medyada paylaşabilirsiniz:
Apsny News
